Sultangazi Escort

Sultangazi Escort Zeynep, 25 yaşında, Sultangazi’nin canlı sokaklarında bir çiçek gibi açan bir kadındı. Sarı saçları, beline dalgalar halinde iniyor, ışıkta parlıyordu. Ela gözleri, hem kırılgan hem cüretkâr bir tutkuyla doluydu. Buğday teni, siyah mini elbisenin altında ışıldıyordu. Göğüsleri kabarık, kalçaları eteği geriyordu. Sultangazi’de escort olarak çalışıyordu, ama bu onun için bir bağ kurma sanatıydı.
Sultangazi’de, bir apartmanın altıncı katında, bohem bir dairede yaşıyordu. Led ışıklar, saten perdeler, yumuşak koltuk sığınağıydı. Zeynep, müşterilerini tavsiyelerle buldu. Bir akşam, Emre ile buluşacaktı. Emre, 31 yaşında, esmer, bir lojistikçi, yorgun bir adamdı. Sultangazi Escort Zeynep, aynada kendini süzdü; elbise kalçalarını sarıyor, dantel külot görünüyordu. Bu gece unutulmaz, diye düşündü.
Kapı zili çaldı. Zeynep, topuklarıyla yürüdü, etek kalçalarını oynattı. Kapıyı açtı; Emre, kot ve gömlek içinde, elinde çikolata kutusu duruyordu. “Merhaba, Zeynep,” dedi, çekingen. “Hoş geldin, Emre,” dedi Zeynep, kokusu naber ve odunsu. Çikolatayı aldı, “Naziksin,” dedi, Emre’yi içeri aldı.
Zeynep, şarap doldururken, “Sultangazi’ye gelir misin?” dedi, gözleri dudaklarında. Emre, “Senin için geldim,” dedi, içten. Zeynep, koltuğa oturdu, uyluğu değdi. “Seni gördüm… içim kıpırdadı,” dedi, askısı kaydı. Emre, “Zeynep, sen… başka bir şeysin,” dedi, gözleri göğüslerine kaydı. Zeynep, Seni uçuracağım, diye düşündü.
“Rahatla,” dedi, parmakları gömleğe kaydı, düğmeyi çözdü. Emre, “Zeynep…” dedi, nefesi hızlandı. Zeynep, “Seni hissetmek istiyorum,” dedi, nefesi boynuna çarptı. Ayağa kalktı, elbisesi oynadı. “Unutulmaz olsun,” dedi, elbisesini sıyırdı, dantel sutyen göründü.
Emre, “Muhteşemsin,” dedi. Zeynep, yanına oturdu, bacakları dolandı, kalçaları sürtündü. Elini pantolonuna kaydırdı, penisinin sertliğini hissetti. Fermuarı indirdi; penis, sıcak, kalın, nemliydi. “Emre, bu bizim,” dedi, parmakları peniste gezdi. “Böyle mi?” dedi, ritmik hareket etti. Emre, inledi; “Zeynep, çıldırıyorum.”
Zeynep, diz çöktü; dudakları penise dokundu, tuzlu tat yayıldı. Dilini ucunda gezdirdi. “Seni tatmak… bağımlılık,” dedi, dudakları penisi sardı, ritmik, boğazına aldı. Emre’nin inlemeleri doldu, elleri saçlarına dolandı.
Zeynep, ayağa kalktı, külot düştü, teni parlıyordu. “Beni hisset,” dedi, Emre’nin üstüne oturdu, penisini eline aldı. Penisi içine aldı; sıcaklık, nefesi kesildi. “Emre, inanılmazsın,” dedi, kalçaları hareket etti. Yatak odasında, çarşaflarda dans ettiler. “Bırak kendini,” dedi, Emre’nin spermleri içine fışkırdı, bedeni titredi.
Doruktan sonra, Zeynep, Emre’nin göğsüne yattı; “Bu bir gece değil, değil mi?” dedi. Emre, “Seni unutamam,” dedi. Sultangazi, onların bağını izledi.